Bayramda kilo almak istemeyenler için uzmanından 9 teklif

“Hayatın akışı her vakit uygun şartların oluşmasına elverişli olmayabilir. Değerli olan kaideler içerisinde dengeyi kurabilmek. Bunu başarabilirseniz hayat uzunluğu istikrar daha kolay olur” diyen Dyt. Buket Ertaş Sefer, “Farkındalıkla geçirilen bayram, tatil vb. vakitler motivasyonunuzu ve kendinize olan inancınızı daha da artıracaktır ancak her vakit istediğiniz üzere de gitmeyebilir. Bunu da olağan kabul edip, panik yapmadan yola devam etmek en doğrusu” dedi. Dyt. Sefer, Ramazan Ayı sonrasında gelen bayramı kilo almadan geçirebilmek için alışkanlıkları değiştirmek gerektiğini belirterek birtakım tekliflerde bulundu. 

“METABOLİZMANIZI HIZLANDIRMAK İÇİN GÜNE İDMANLA BAŞLAYIN” 

Kilo denetiminde en kıymetli ögelerden birinin de metabolizmayı hızlandırmak olduğunu söyleyen Dyt. Sefer, “Gün içinde vakit olmuyorsa her sabah yarım saat erken kalkıp tempolu yürüyüş yahut kısa vakitte tesirli olan idmanlar yapabilirsiniz. Bu sayede gün içinde artan güç ve süratli metabolizma istikrarını da sağlayabilirsiniz” dedi. 

“GEÇ KAHVALTI VAR İSE ÖĞÜN SAYISINI REVİZE EDİN” 

“Öğün atlamamayı kan şekeri regülasyonu ve iştah denetimi için elbette öneriyoruz. Ama saat 08.00’da başlayan mesai günü ile 10.00’da uyanılan tatil günleri elbette tıpkı olmamalı” diyen Dyt. Sefer, “Mümkünse reçel, bal üzere tatlı kaynaklarına bugünlerde büsbütün orta vermek gerekli. Kaliteli proteinle başlayan kahvaltı akabinde gelen küçük bir orta öğün yahut misafirlikte ikram edilen sevilen bir tatlı akabinde akşam yemeği günü dengelemeye yardımcı olacaktır. Elbette tatlı tüketiminin sıfır olmasını tercih ederiz. Lakin özel günlerde kendime hakim olamıyorum diyorsanız ana yemek kalorilerini biraz kısmakta yarar var” diye konuştu. 

“HER SAAT BAŞI BİR BARDAK SU İÇMEYİ ALIŞKANLIK HALİNE GETİRİN” 

Özellikle havaların ısınmaya başladığı bugünlerde hareketle birlikte su kaybının da arttığını hatırlatan Dyt. Buket E. Sefer, telaş ve yoğunluktan, tahminen de konfor alanımızın dışında olmaktan kaynaklanan sıvı tüketiminde kısıtlama yaşanabileceğini söyledi. “Ancak hem genel sıhhat hem de kilo denetimi için su tüketimi konusunda farkındalığı yüksek tutup saatte bir bardak su içmek atıştırma isteğinizin bastırılmasına yardımcı olacaktır” dedi. 

“TATLI TÜKETİMİNİ YASAKLAMAK YERİNE KISITLI TÜKETİM YOLUNA GİDİN”

“Canınızın çektiği tatlı, börek üzere sizin için özel ne varsa düşünüp kendinize onlardan yana iltimas geçebilirsiniz” diyen Dyt. Buket E. Sefer, “Bayramda tatlı tüketimi konusunda da istikrar kuralını uygulamak gerekiyor. Tatlı tüketimini büsbütün kısıtlamak sonrasında dönüşünüzü harika yapabilir. Bu nedenle her vakit olduğu üzere istikrar kuralı bayramda da ön planda olmalı. Kendinize müsaade verdiğiniz 1 ya da 2 gün öğle saatlerinde yediğiniz ve sizi keyifli eden o tatlı için kendinizi hatalı hissetmeyin. Olmasa da olur tatlılar için de gereksiz kalori almayın” diye konuştu. 

“HER GÜN 1 ÖĞÜN KALİTELİ, AZ YAĞLI PROTEİN TÜKETİN” 

Bayram boyunca da öğünlerde kaliteli protein almanın ehemmiyeti ve gerekliliğine işaret eden Dyt. E. Sefer, şu bilgileri verdi:  

“Alınan karbonhidratı azaltmak için akşam yemeklerini beyaz et yahut yağsız kırmızı et ve çokça salata yahut zerzevat biçiminde tercih edebilirsiniz. Bu hem günlük almanız gereken protein ölçüsüne katkı sunacak hem de kalori alımınızı dengeleyecektir. Proteinin yanında kesinlikle zerzevat olmasına ihtimam gösterin. Bu sayede hem vitamin hem de posa alımınızı artırabilirsiniz.” 

“UZUN AÇLIKLARA GEREK YOK” 

Gündüz tüketilen tatlı yahut börek sonrası yapılan vicdanla ‘Bugün akşam yemeği yemeyeceğim’ fikrinin epey yanlış olduğunun altını çizen Dyt. Sefer, bu durum gece atıştırma ataklarını tetikleyebilir. Bunun yerine tükettiğiniz şeyler için kendinizi cezalandırmayın. Bir sonraki öğünde hafif bir ana öğün yapmaya çaba gösterin” diye konuştu. 

“PROBİYOTİK VE POSA ALIMINI ARTIRIN” 

Yemek tertibi değişikliği ile bağırsak hareketlerinde yavaşlama yahut şişkinlik yaşanabileceğini söyleyen Dyt. E. Sefer, bunun için tahlil tekliflerini şöyle sıraladı: 

 “Ev imali yoğurt, probiyotik yoğurt yahut destek olarak alınan probiyotik gastrointestinal sisteminizi rahatlatacaktır. Ayrıyeten ne kadar posa o kadar regüle kan şekeri, sistemli bağırsak hareketleri ve doygunluk. Posayı artırmak için ise çokça zerzevat ve günde 1 porsiyon meyve kaide.” 

“KALORİLİ İÇECEKLERİ SINIRLANDIRIN” 

Gün içinde ikram edilen asitli içecekler, taze sıkılmış bile olsa meyve suları, meyveli maden suları istemeden fazla kalori alımına neden olabileceğini söyleyen Dyt. Sefer, “Bunlar yerine sade kahve (şekersiz ve sütsüz), bitki çayı, sade maden suyu çokça su tüketmek, içecek kontrolünde düzgün bir denetim usulü olacaktır” dedi. 

“YEDİKLERİNİZİ TELAFİ İÇİN DETOX DİYETİ YAPMAYIN” 

Sefer, kilo vermek ve yenilen yiyecekleri telafi etmek için yapılan yanlış detokslara da dikkat çekerek şunları ekledi: 

“Vücudun en uygun detoksifikasyon prosedürü güzel çalışan karaciğer ve organlardır. Az kalorili diyetler, detoks uygulamaları çoğunlukla su kaybına neden olur. En iyisi bayram sonrası karaciğerinize yeterli bakmak ve gerekirse karaciğer sıhhatine yönelik besin ve besin desteklerine başvurmak en doğrusu olacaktır.”